Turkuaz Renk Beyni Sakinleştirir. 13

Turkuaz Renk Beyni Sakinleştirir. 13
Talamus, hipotalamus, beyincik, omurilik soğanı, omurilik gibi kısımlara ayrılan merkezi sinir sistemi, buralardan çıkan ve etrafa yayılan çevresel sinir sistemi sistemin parçalarıdır. İki yarım küreden oluşan beyin dışında, diğer kısımlar beyin sapıdır. Bu alanlar oldukça önemlidir. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Omurilik kafatası dışında olsa da, merkeze bağlıdır. Kanalın içinde dizili olan omurlarda herhangi bir yaralanma olması halinde, bunun beyne yakınlığı ölçüsünde yaşamsal önemi yükselir. Ana merkezden vücuda yayılan sinirlerde oluşan yaralanmalarda, bağlı olan doku ve organda felç olsa bile, yaşamı tehdit etmez.

İnsanın için de bulunduğu duygusal değışık likler çakralarda enerji dengesizliği meydana getirir. Bu durumda, belirli bir rengin fazlalığı ve ya azlığı söz konusudur ki çakraların dengesiz çalışması fizik bedende hastalıkların doğmasıne neden olur. Renklerin çevrelerine yaydıkları titreşimler, vücudun elektromanyetik ışınımıyla doğrudan bir etkileşim için dedir. Bu titreşimler çakralar tarafından emildikten sonra, direkt olarak omurgalara iletilir ve omurgalara ulaşan bu enerji dolu titreşimler, sinirler yardımıyla gerekli organlara ve dengesi bozulan sistemlere taşınır. Bu sayede fiziksel rahatsızlıklara yol açabilecek olan duygusal ve zihinsel şikayetler en aza indirilir. Renklerle tedavi üzerinde çalışırken karşılaşılan en büyük sorun ise, ihtiyaç duyulan Renklerin belirlenmesidir. Her rengin bir de tamamlayıcı rengi vardır. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk nde Renkler tek başına kullanılabileceği gibi tamamlayıcı Renklerile de kullanılabilir.. Renklerin bilinçsiz olarak kullanılması gerekir. Renklerin gizemli dünyasını öğrenmek istiyorsak önce ışığın ne olduğunu anlamamız gerekir. Işık, şekli ve rengi oluşturan, bir tür elektromanyetik enerjidir. Güneş tarafından çeşitli dalga boylarında üretilen bu enerji, cisimlerden yansıyıp, gözümüz tarafından algılandığında, ışığı görmüş oluruz. Aslında çevremizde bulunan ve görebildiğimiz her şey, ışığın yansımasıdır. Işık bir cisme çarparak yansıma yapana dek, gözümüzle görebilme olanağımız yoktur. Renk ise, ışığın ayrılmaz bir parçasıdır. Işık, değişik dalga boylarına dönüştüğünde, emildiğinde ve ya kırıldığında çeşitli Renkler ortaya çıkar. Bu tıpkı bir prizmayı güneş ışığına doğru tutmaya benzer. Ne var ki gökkuşağını oluşturan Renkler, renk tayfının küçük bir bölümüdür. Gerçekte her rengin bir çok tonu ve çeşidi vardır. Her rengin kendine has bir emme ve yansıtma özelliği mevcuttur. Cisimler ise, güneş ışığını oluşturan Renkleri kendi Özellikleri ne bağlı olarak, emer ve yansıtırlar. Örneğin sarı bir elbise, bütün ışığı emer, sadece sarı rengi ayırıp yansıtır. Biz de o elbiseyi sarı olarak görürüz.

Renk, bir ışık frekansının belli oranda yoğunlaşması sonucunda ortaya çıkar. Renkleri üç temel gruba ayırabiliriz. Birincisi; kırmızı, sarı ve mavi’nin bulunduğu ana Renkler grubudur. İkincisi, bu üç rengin çeşitli kombinasyonlarda biraraya getirilmesi sonucunda oluşan gruptur. Örneğin Sarı+mavi=Yeşil, Kırmızı+sarı=Turuncu, Kırmızı+mavi=Mor gibi. İlk gruptaki Renklerle, ikinci gruptaki Renklerin karıştırılması sonucunda ise, üçüncü grup Renkler oluşur. Renklerin bir başka özelliği ise, bilinç dünyamızın en derin noktaları na kadar uyarma gücüne sahip olmalarıdır. Her İnsanın Renkler e karşı ve rdiği tepki aynı değildir. Bir İnsana huzur ve ren mavi renk, bir diğerine soğuk ve itici gelebilir. ve ya birine heyecan ve ren kırmızı, bir diğerine hüzün yükleyebilir. İnsanların renk ten etkilenmelerini meydana getiren olgular, kişilik oluşumları, hayat koşulları ve bilinçaltında bastırılmış olan isteklerdir. Bazı İnsanlar hangi renkle barışık olduklarını bilirken bazıları ise bu konuda tamamen bilinçsizdir. İnsanlar renk seçerken o rengin kendilerine getireceği yararı ve ya zararı düşünmezler. Belirli Özellikleri yle Renkler, uyarıcı oldukları kadar çökkünlük yaratıcı, yapıcı oldukları kadar da yıkıcı, itici yada çekici olabilir ler. Ayrıca her renk, kendine özgü bazı tedavi edici ve dengeleyici unsur da taşır.
Tarihe baktığımızda eski Mısırlıların Renkler e ve Renklerle yapılan şifaya çok önem ve rdiğini görebiliriz. Bu sebepten Karnak ve Teb gibi tapınaklarda renk kullanmışlar ve renk şifacılığını pekiştirmek için, renk salonları inşa etmişlerdir. Aynı şeyi kadim Hind ve Çin uygarlıklarında da görebiliyoruz. Oradaki şifacı din adamları da İnsanın yedi katlı doğası ile güneş tayfının yedi rengi arasındaki bağlantıyı temel alarak, bir renk bilim sistemi kurmuşlardır.

1670 yılında İngiliz fizikçi Ishaac Newton, karanlık bir odada güneş ışığının önce bir delikten odaya girmesini sağlamış, sonra bu ışığın önüne bir prizma koyarak parçalanış halini bir beyaz perdeye aksettirerek, yedi rengi elde etmiştir. Newton, beyaz perde üzerindeki Renklerin bir sıra ile dizilişine Spektrum Solares (Güneş tayfı) adını ve rmiştir. Daha sonra güneş ışığını meydana getiren renk tayfı üzerinde araştırmalarına devam ederek, renk bilimini, bir bilim dalı olarak ortaya koymuştur. Newton’dan sonra Chevreul, Helmhotz, Young gibi fizikçiler ve de kimyagerler, bu proje üzerine eğilerek çalışmaları hızlandırmışlardır. Ancak günümüzde fizik ve metafizik alanında yapılan araştırmalar, Renklerin bir terapi aracı olarak kullanılabileceğini ortaya koymuştur. Bugün dünyada birçok psikolog ve psikiyatr Renkleri bir terapi aracı olarak kullanmaktadır. Dünyanın her tarafında bilinen bir atasözü vardır. “Güneş giren eve doktor girmez. “Işık, tabiatın bir ilacı ve en güzel tedavi aracıdır. Işığın, İnsanlar ve bitkiler üzerindeki fiziksel etkileri ni hepimiz biliyoruz. Kaynağını güneşten alan ışık, elektromanyetik enerjilerle doludur. Bu enerjiler dünyadaki doğal hayatı devam ettirirler. Bitkiler, güneşten gelen enerjiyi yapraklarında bulunan klorofil sayesinde yakalar ve karmaşık moleküllere dönüştürür. Bu da bitkinin canlılığının devamını sağlar. Bu olaya kısaca fotosentez diyoruz. İşte ışık ile hayat arasındaki bağlantı!. Işık eksik ve yetersiz olduğu zaman, canlılar yeterli hayat enerjisini alamayacaklarından kendilerini sağlıksız, mutsuz ve sevgisiz hissederler. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk , metabolizmada sağlıklı bir denge sağlamak için renk enerjilerinden faydalanma işlemidir.

Araştırmalar bize göstermiştir ki, İnsanda bedeni kuşatan elektromanyetik bir alan vardır. Buna Aura ve ya enerji beden diyoruz. Bedenimizi bulut gibi saran bu enerji alanı, ışık, (renk ) elektrik, ısı, ses, manyetik ve elektromanyetik etkiler ile sürekli olarak etkileşimdedir. Ayrıca bu enerji alanı için de yedi adet de, chakra adını ve rdiğimiz enerji dağıtım merkezleri vardır. Chakra’lar bedene giren ve beden tarafından yayılan enerjilerin oranlarını düzenlerler. Ayrıca bedendeki fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal fonksiyonların yerine getirilmesi için gerekli olan enerjiyi emerek, bunları ihtiyaç duyulan bölgelere dağıtırlar. Her bir chakra ayrı bir renge sahiptir. Chakraların fiziksel bedene doğrudan bağlı oldukları tek yer, salgı bezleri ve omurga sistemidir. Enerji merkezleri vasıtasıyla emilen enerjilerin vücuda yayılması, dolaşım ve sinir sistemlerinin yardımıyla gerçekleşir. Bu yolla tüm organlar, dokular ve hücreler enerjilerden eşit olarak faydalanmış olurlar. İnsanı ayakta tutan bütün bu sistemler ve organlar, enerjiye (belirli Renkler e) karşı duyarlıdırlar.

İnsanın için de bulunduğu duygusal değişiklikler (öfke, korku, negatif düşünceler vs. ) chakralarda enerji dengesizliği meydana getirir. Burada, belirli bir rengin fazlalığı ve ya azlığı söz konusudur. Chakraların dengesiz çalışması fizik bedende hastalıkları oluşturur. Eğer bünyemizde herhangi bir denge bozukluğu başgösterirse, bazı Renkleri ve ya renk kombinasyonlarını kullanarak, iç dengemizi tekrar kurabiliriz. Renklerin çevrelerine yaydıkları titreşimler, vücudun elektromanyetik ışınımıyla doğrudan bir etkileşim için dedirler. Söz konusu titreşimler chakralar tarafından emildikten sonra, direkt olarak omurgalara iletilirler. Omurgalara ulaşan bu enerji dolu titreşimler, sinirler yardımıyla gerekli organlara ve dengesi bozulan sistemlere taşınırlar. Böylece fiziksel rahatsızlıklara yol açabilecek olan duygusal ve zihinsel şikayetler en aza indirilir. Renklerle tedavi üzerinde çalışırken karşılaşılan en büyük sorun ise, ihtiyaç duyulan Renklerin belirlenmesidir.

Her rengin bir de tamamlayıcı rengi vardır. Örneğin Kırmızı Turkuaz. Turuncu Mavi. Sarı Mor. Yeşil Macenta’dır. Terapide Renkler bazen tek başına bazen de tamamlayıcı Renkleri ile birlikte kullanılır. Bu konu uzmanlık isteyen bir iştir. Çünkü Renklerin bilinçsiz olarak kullanılması yarar yerine zarar da getirebilir. Renkler den en iyi şekilde yararlanmak istiyorsak mutlaka bir renk terapistine başvurmalıyız. Yağmurdan hemen sonra çıkan güneşle birlikte, gökkuşağına da merhaba der dünya. Belki de bilirsiniz, gökkuşağının altından geçen herkesin cinsiyetini değiştirdiği dedikodusunu. Keşke kendi orijinal cinsiyetine zorsuntu ve rmiş olanlar, gerçekten de gökkuşağının altından geçebilseler ve kendilerine has olan kimliklerini yeniden kazanmış olsalar. Biz gökkuşağını aklımıza her getirdiğimizde, hep İzmir-Turgutlu kara yolunu üzerindeki dümdüz ve yemyeşil olan üzüm bahçelerini hatırlarız. ve de, o güzelim gökkuşağının İnsanlara göz kırpan Renkler armonisini. Sanki sonsuzluktan akıp gelen ilahi bir ritmin, notalara bürünmesini beklemeyen bir acelecilikle, görüntüye bürünmüş olarak karşımıza çıkıvermesidir gökkuşağı İşte bu nedenle biz; Renklerle koklamayı, Renklerle işitmeyi çok severiz. Severiz çünkü Renklerle temiz hava arasında, Renklerle notalar arasında kanımızca tam bir uyum, ahenk ve ritim söz konusudur? Duygularını notalara dökenler, notaları sesleri ile zenginleştirenler, tınılara ve şiirlere elbise giydirip bir anlamda onlara ölümsüzlük aşısı yapanlar, aslında hayatı hep (ama hep) Renklerle anlatmışlardır. Gülüm Pekcan ve dans grubu da, hayatı ve Renkleri doğaçlama dans figürleri ile anlatmaya çalışarak, Renklerin kıvrak figürlerle nasıl da sevecen anlatılabileceğini seyredenlere gösterirler.

Genellikle sesler arası ahenk, tını, nota ve Renkler sanki birbirinin ayrılmaz birer parçası gibi yorumlandığı için, Cemre Müzik de bu konuda bir adım atarak, Dünyanın Renkleri Türkiye? de, Türkiye? nin Renkleri Dünya? da? sloganıyla hareket etmekte ve etnik, mistik, tasavvufi ve klasik Türk müziği dalında 18 ayrı CD çalışmasını ve İstanbul? un kültürel yerlerini tanıtan 6 video filmini, Türkiye? nin Renkleri olarak dünyaya aşılamaktadır. Yine Amiate Records? un 60 yapımdan oluşan tüm dünya müziklerini de, dünyanın Renklerini Türkiye? ye taşıyarak yapmaya çalışmaktadır
İsterseniz bu birlikte paylaşacağımız makalenin için de; yaşadığımız şu hayata, giydiğimiz elbiselere, seçtiğimiz Renkler e, için de olduğumuz iş dünyamıza, arkadaşlarımıza, onların evlerine, kuracağımız ilişkilere, yalnızca Renklerin gözüyle, Renklerin kokusuyla, Renklerin diliyle bakalım bir kez de. İnanın böylesi bir bakış ı biz çok seviyoruz. Umudumuz o ki siz de çok sevecek ve hoşlanacaksınız!..
O halde haydi gelin hep birlikte Renkler e dokunmaya ve Renklerin dünyasından hayatı anlamaya, hissetmeye çalışalım!..

Bilindiği gibi temel Renkler olan mavi, kırmızı ve sarı herhangi bir rengin karışımı ile elde edilemezler. Bu üç renk genellikle diğer bütün Renklerin üretilmesine kaynaklık yapar. Ara Renklerise temel iki rengin karıştırılması ile oluşturulur. Kırmızı + Sarı = Portakal rengini, Mavi + Kırmızı = Mor rengini, Mavi + Sarı = Yeşil rengini ortaya çıkarır. Orta Renklerise temel ve ikincil Renklerin isimlerinin birlikte kullanılmasıyla ifade edilir. Renkleri yaşanılan hayat bağlamında yorumlayan Terörle Mücadele Daire Başkanlığında görevli Psikolojik Harekat Uzmanı Necati Alkan.. Neden yalnızca siyah rengi kullanarak bir cehennem resmi çiziyorsunuz?.. Oysa ben, gökkuşağındaki bütün Renkleri kullanıyor ve elimdeki boyalarla, rengarenk, cıvıl-cıvıl, ışıl-ışıl bir cennet resmi çiziyorum. Çizdiğim bu tablonun içerisinde ben mutlu / huzurlu yaşarken, dileyen herkesi de burada yaşamayadavet ediyorum. demektedir. Aynı Kayserili bir iş adamına; 2 X 2 kaç eder? diye sorduklarında, tebessüm ederek alırken mi ve rirken mi gülüm? biçiminde karşı bir soruyla, yani rakamsal grilik için de kalan bir yanıtlama ile yaptığında olduğu gibi. Kanımızca, siyah ve beyaz kolay olmayan Renkler dir. İnsanları fazlasıyla yorar. Gri ve grinin tonları ise İnsanı fazla yormaz ve mücadele etme düşüncesi uyarmaz. İticilikten daha çok; esnekliği, iddiasızlığı ile dikkatleri çeker denilebilir.
Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Güneş ışığının sahip olduğu elektromanyetik enerji dünyamızdaki doğal yaşamı devam ettirir. Işık yeterince alınmazsa canlılar hayat enerjisini tam olarak alamayacaklarından kendilerini sağlıksız, mutsuz ve sevgisiz hissederler. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk metabolizmanın sağlıklı ve dengeli bir şekilde çalışmasını sağlamak için renk enerjilerinden faydalanmak için yapılan terapidir. İhtiyaç olan renk vucuda çeşitli yöntemlerle sağlanır. Reiki, müzik, sarjlı sular ve renk şuruplarıyla ihtiyaç duyulan renk vücuda yüklenir. Renk bir enerjidir. Giysilerimiz bizim hem ayıracımız hemde renk süzgeçimizdir. Renklerin büyülü dünyası hakkında fikir sahibi olmak için her şeyden önce ışık kavramını incelememiz gerek ışık rengi oluşturan bir tür elektromanyetik enerjidir. Güneş tarafından, çeşitli dalga boylarında üretilen bu enerji, nesnelerden yansıyıp gözümüz tarafından algılandığa ışığı görmüş oluruz. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Aslında çevremizde bulunan ve görebildiğimiz her şey, ışığın yansımasıdır.
Örneğin koyu renk te görünen nesneler, parlak nesnelere oranla daha çok ışık emerler ve böylece göze daha az ışık yansıtırlar. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Açık Renkli nesneler ise, daha çok ışık yansıtarak parlaklık ve yoğunluk yanılsamasına yol açarlar. Parlak olarak algıladığımız objeler çok ışık yansıtırlar. Işığı oluşturan dalga boylarının hızları, bir ortamdan ötekine geçerken değişiklikler gösterir. Renk, ışığın ayrılmaz bir parçasıdır. Işık değışık dalga boylarına dönüştüğünde çeşitli Renkler ortaya çıkar. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Ancak gökkuşağını oluşturan yedi renk, bütün renk spektrumunun sadece çok küçük bir bölümüdür. Gerçekte her rengin birçok tonu ve çeşidi vardır. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Her rengin kendine has bir emme ve yansıtma özelliği bulunur. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Kromoterapi adıyla bilinen renk tedavisi eski Mısır’da, Çin’de ve Hindistan’da çok eskiden beri biliniyordu. Bu tedavi yöntemi İnsanda bazı Renkler e ait merkezler olduğu teorisinden yola çıkmaktadır. Chakra adı ve rilen bu merkezler belirli organları yönetir. Bunlar belirli Renklerle de uyum halindedir. Organik ve ya psikolojik nedenlerden dolayı bu merkezler görevlerini yapamaz duruma gelince, hem idare ettikleri organlarda bazı hastalık belirtileri görülmeye başlanır, hem de uyum halinde bulundukları renk titreşimleri azalarak bu renge olan ihtiyaçları artar. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Kromoterapi de bu duruma gelen hastaya aksayan chakranın rengiyle ilgili tedavi uygulanır. Ayrıca bu merkezin uyum hali için de bulunduğu renkle ilgili besinler tavsiye edilir. Bazen bu renk merkezi ile ilgili metaller taşınması da önerilebilir. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Tedavi esnasındaki süre Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Kromoterapi uzmanının tavsiyesine göre yapılır.

Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Renklerle Tedavi Günümüzde fizik ve metafizik alanında yapılan araştırmalar, Renklerin bir terapi aracı olarak da kullanılabileceğini ortaya koyuyor. Tarihteki araştırmalar, Eski Mısırlılarla Çin ve Hind uygarlıklarında, Renklerle terapiye çok önem ve rildiğini ortaya çıkardı. Çünkü kaynağını güneşten alan ışık, elektromanyetik enerjilerle dolu ve bu enerjiler İnsanın yaşamını devam ettirebilmesinde yardımcı oluyor. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Yapılan araştırmalara göre, İnsanda bedeni kuşatan Aura ve ya enerji beden adı ve rilen elektromanyetik bir alan bulunduğunu ifade ederek, bedeni saran bu enerji alanının, ışık (renk ), elektrik, ısı, ses, manyetik ve elektromanyetik etkiler ile sürekli olarak etkileşimde olduğunu belirtiyor. Vücudu saran enerji alanı için de yedi adet de, ‘çakra’ adı ve rilen, her biri ayrı renge sahip enerji dağıtım merkezleri bulunduğunu kaydeden, “Çakraların fiziksel bedene doğrudan bağlı oldukları tek yer, salgı bezleri ve omurga sistemidir. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Enerji merkezleri vasıtasıyla emilen enerjilerin vücuda yayılması, dolaşım ve sinir sistemlerinin yardımıyla gerçekleşir. Böylece tüm organlar, dokular ve hücreler enerjilerden eşit olarak faydalanır, İnsanı ayakta tutan bütün bu sistemler ve organlar, belirli Renkler e karşı duyarlıdır. “dedi. Renklerin çevrelerine yaydıkları titreşimlerin, vücudun elektromanyetik ışınımıyla doğrudan etkileşim için de olduğunu anlatan, “Bu titreşimler, çakralar tarafından emildikten sonra, direkt olarak omurgalara iletilir. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Daha sonra sinirler yardımıyla gerekli organlara ve dengesi bozulan sistemlere taşınır. Bu sayede, fiziksel rahatsızlıklara yol açabilecek duygusal ve zihinsel şikâyetler en aza indirilir” dedi.
Renkler, tedavide nasıl kullanılır? Renklerle tedavi günümüzde giderek popüler hale gelmektedir. Gözler ve deri aracılığı ile vücuda ulaşan Renkler, kişinin vücut fonksiyonlarına da tesir eder. Her renk düşük ve ya yüksek titreşimli belli bir dalga boyuna sahiptir. Renklerle tedavide, Renklerin düşük ve ya yüksek titreşimli enerjiye ve farklı frekansa sahip olmalarının farklı psikolojik sonuçlara yol açtığı kabul edilir. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Bu açıdan farklı Renklerin farklı psikolojik tesirlere yol açması Renklerle tedavinin temel çıkış noktasıdır. Tedavide Renklerin tesiri olup olmadığını izlemede, kan basıncı ölçümleri, kalb atım hızındaki değişmeler, kasların gerilme indeksi değerleri kullanılır. Sonuçlar kontrol grubuyla karşılaştırmalı olarak analiz edilir.
Kişi tarafından algılanan Renkler, sempatik ve parasempatik sinir sistemi üzerinden ve bunlarla aktif hale geçen nöro-kimyevî maddelerin salgılanması yoluyla İnsana tesir eder. Meselâ mavi, parasempatik sistemi uyarır. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Bu uyarılma, bir seri nöro-kimyevî madde ve hormonun salgılanmasını ardışık (münavebeli) olarak başlatır. Sonuçta kan basıncı ve kalb atım hızı düşer. Kişide rahatlama meydana gelir. Kırmızı, mavinin zıddı olarak sempatik sinir sistemini uyarır. Sonuçta kalb atım hızı ve kan basıncı artarak kişi, alarm durumuna geçer. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Renkler üzerinde çalışan psikologlar, Londra Köprüsü’nün sık sık intihar mekânı olarak kullanıldığını fark etmişler. Renklerin İnsan tutum ve davranışlarına tesir ettiğinden yola çıkan uzmanlar, siyah olan köprünün, maviye boyanmasını teklif etmişler ve köprü maviye boyanmıştır. Sonuçta köprü üzerinde gerçekleşen intihar girişimlerinde % 50 azalma sağlanmıştır. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Mor ve pembe, iştahın azalmasında tesirlidir. Bu bilgiden yola çıkan Amerika’daki Johns Hopkins Tıp Fakültesi’ndeki uzmanlar, kilo ve rme programına katılan hastaların pembe Renkli mekânlarda yaşamalarını sağlamışlardır.

Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Pembe mekânlarda yaşayan şişmanların iştahlarının ve streslerinin azaltılması kolaylaştırılmıştır. Renklerin İnsan psikolojisine tesir ettiğine başka bir misal, cinayet işlemiş saldırgan mahkûmların kaldığı hapishanenin odaları ve bahçesi pembeye boyanmıştır. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Belli bir müddet sonra iç dekorasyonu pembeye boyanmış hapishanedeki mahkûmlar arasında gözlenen şiddet ve kavga olaylarında belirgin bir azalma görülmüştür. Renkler şiddete ve kavgaya eğilimli öğrencilerin terbiyesinde de faydalı olmaktadır. Şiddete eğilimli öğrencilerin mavi ve tonlarının hakim olduğu sınıflarda ders görmeleri ve okul dışında da mavi Renkli mekanlarda yaşamaları sağlanmıştır. Belli bir süre sonra, öğrencilerin saldırganlıklarında belirgin azalma sağlanmıştır. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Renklerin tabiattaki dağılışı, yoğunlukları ve İnsan üzerindeki tesirleri, tabiatta hiçbir şeyin tesadüfî olmadığını ve belli gâyelere hizmet etmek üzere yaratıldığını göstermektedir. Günümüzde fizik ve metafizik alanında yapılan araştırmaların, Renklerin bir terapi aracı olarak da kullanılabileceğini ortaya koyduğunu bildirdi. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk belirttiğine göre, ‘Kırmızı’, kan dolaşımına ve kansızlık hastalıklarına iyi gelirken, ‘Turuncu’ da yorgunluğa, halsizliğe, uykusuzluğa, korkuya, depresyona karşı etkili oluyor. Mor rengin ise, sinir sistemini, halsizlik, psikolojik ve duygusal yorgunlukları tedavi edici özelliği bulunuyor. tarihteki araştırmaların, eski Mısırlılarla Çin ve Hind uygarlıklarında Renklerle terapiye çok önem ve rildiğini ortaya çıkardığını söyledi. Kaynağını güneşten alan ışığın, elektromanyetik enerjilerle dolu olduğunu vurgulayan, “Bu enerjiler, dünyadaki doğal hayatı devam ettirirler. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Bitkiler, güneşten gelen enerjiyi, yapraklarında bulunan klorofil sayesinde yakalar ve karmaşık moleküllere dönüştürür ki bu da bitkinin canlılığının devamını sağlar. Işık eksik ve yetersiz olduğu takdirde, canlılar yeterli hayat enerjisini alamayacaklarından kendilerini sağlıksız, mutsuz ve sevgisiz hissederler. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk , metabolizmada sağlıklı bir denge sağlamak için renk enerjilerinden faydalanma işlemidir” dedi. yapılan araştırmalara göre, İnsanda bedeni kuşatan “Aura” ve ya “enerji beden” adı ve rilen elektromanyetik bir alan bulunduğunu ifade ederek, “ Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Bedeni saran bu enerji alanı, ışık, (renk ) elektrik, ısı, ses, manyetik ve elektromanyetik etkiler ile sürekli olarak etkileşimdedir” diye konuştu.

Vücudu saran enerji alanı için de yedi adet de, ‘çakra’ adı ve rilen, her biri ayrı renge sahip enerji dağıtım merkezleri bulunduğunu kaydeden, “Çakraların fiziksel bedene doğrudan bağlı oldukları tek yer, salgı bezleri ve omurga sistemidir. Enerji merkezleri vasıtasıyla emilen enerjilerin vücuda yayılması, dolaşım ve sinir sistemlerinin yardımıyla gerçekleşir. Böylece tüm organlar, dokular ve hücreler enerjilerden eşit olarak faydalanır, İnsanı ayakta tutan bütün bu sistemler ve organlar, belirli Renkler e karşı duyarlıdır” dedi. İnsanın için de bulunduğu duygusal değışık liklerin, çakralarda enerji dengesizliği meydana getirdiğini belirterek, “Bu durumda, belirli bir rengin fazlalığı ve ya azlığı söz konusudur ki, çakraların dengesiz çalışması fizik bedende hastalıkların doğmasına neden olur” diye konuştu. Renklerin çevrelerine yaydıkları titreşimlerin, vücudun elektromanyetik ışınımıyla doğrudan etkileşim için de olduğunu anlatan, “Bu titreşimler çakralar tarafından emildikten sonra, direkt olarak omurgalara iletilir. Daha sonra sinirler yardımıyla gerekli organlara ve dengesi bozulan sistemlere taşınır. Bu sayede, fiziksel rahatsızlıklara yol açabilecek duygusal ve zihinsel şikayetler en aza indirilir” dedi. Renklerle tedavi üzerinde çalışırken karşılaşılan en büyük sorunun ise, ihtiyaç duyulan Renklerin belirlenmesi olduğunu vurgulayarak, “Her rengin bir de tamamlayıcı rengi vardır. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk nde Renkler tek başına kullanılabileceği gibi tamamlayıcı Renklerle de kullanılabilir” diye konuştu.
Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Kromoterapi adıyla bilinen renk tedavisi eski Mısır’da, Çin’de ve Hindistan’da çok eskiden beri biliniyordu. Bu tedavi yöntemi İnsanda bazı Renkler e ait merkezler olduğu teorisinden yola çıkmaktadır. Chakra adı ve rilen bu merkezler belirli organları yönetir. Bunlar belirli Renklerle de uyum halindedir. Organik ve ya psikolojik nedenlerden dolayı bu merkezler görevlerini yapamaz duruma gelince, hem idare ettikleri organlarda bazı hastalık belirtileri görülmeye başlanır, hem de uyum halinde bulundukları renk titreşimleri azalarak bu renge olan ihtiyaçları artar. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Kromoterapi de bu duruma gelen hastaya aksayan chakranın rengiyle ilgili tedavi uygulanır. Ayrıca bu merkezin uyum hali için de bulunduğu renkle ilgili besinler tavsiye edilir. Bazen bu renk merkezi ile ilgili metaller taşınması da önerilebilir. Tedavi esnasındaki süre Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Kromoterapi uzmanının tavsiyesine göre yapılır.

Sinir sistemi beyin birlikte işlev gören yapılardır. Vücuttaki sinirlerin uzunluğu yaklaşık 768.000 km dir. Bunun ortalama 400.000 km si çevresel sinirlere, 368.000 km si merkezi sinir sistemine aittir. Beyindeki hücrelerden aynı anda geçen bilgi 200.000 civarındadır. Vücuttan her bölgeden her zaman milyonlarca bilgi, bu hücrelerden geçerek merkez sistemden çevresel sisteme, çevresel sistemden de merkeze aktarılır. Dikkatlerin size yönelmesini sağlar. Genellikle İnsanlara açık bir iç dünyanız vardır. Bu renk ten hoşlananların duygu ve düşüncelerinin saf ve açık olduğu görülür. Giysilerinizde turkuazı kullanırsanız genç ve dinamik kalırsınız. Turkuaz Hayat verir, arındırır, ağrı giderir, serinletici, cilt problemlerine, başağrısına ve strese karşı faydalıdır. Altın Sinir sistemini güçlendirici, depresiyona faydalı, dalak, mide ve karaciğerin çalışmasını düzenler. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk , aurayı güçlendirir, kalp, dolaşım, Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk organlarımızın faaliyetini sakinleştirir, ağrıyı azaltır, rahatlatır ve heyecana eğilimli duygu Aralığını azaltır. Mor, lila, pembe tonları arasındaki rengi de Türk mutfağında salatalara renk ve lezzet ve rmek için tercih edilmiştir. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk beyin faaliyetini sakinleştirir, yanmış derinin yeniden oluşumunu teşvik eder. Beyin faaliyetini sakinleştiren Turkuaz renk Sinir sistemi beyin, sinir sistemi denildiği zaman nöron adı verilen hücre yığını düşünülebilir. Fakat bu sistem mükemmel şekilde yaratılmış kompleks bir sistemdir. Ana merkezleri yakın şekilde kafatası içine yerleştirilmiş, uzantılar ve tali merkezlerde vücuda yayılmış şekildedir. Beyin sinir sistemi başkanlığını yapmaktadır.

İndeks: kromoterapi, alternatif tedavi, renk, zihin, enerjist, enerjist masör, masör, Emre Karakaya, +9 0534 519 9001, Bursa, ekonomik, spiritual, physical therapy, color therapy, heart therapy, blood pressure, chromotherapy, red, art therapy health, Color, mind, body,

.

Sporcu Masajı, Sporcuya Güç Katar.

Yumurta Kas Geliştirir.

Kızılcık Sağlıklı Cinsel Yaşam Sağlar.


.

—–

loading…

—–




—-
.

Bilgi kaynaklarımız:
www.enerjistmasor.com

www.bitkiveinsan.com

www.faydaliyasam.com

www.google.com

UYARI:
Sitemizde hastalikları teşhis tedavi etmek ile ilgili 1219 sayılı Tababet Kanunu’na göre sadece doktorların görevi olduğu bilinciyle, web sitesinde yer alan bilgiler sağlıklı ve yararlı yaşama hakkında bitkisel doğal tavsiye niteliğinde olup paylaşımlar ve konularımız tavsiye ettiğimiz ürünlerimiz ilaç değil, yaşama yararlı besin destek ürünleridir. Tedavi veya hekim tedavisi yerine geçmez. Paylaşılan metinlerde ve Kürlerin içerisinde geçen bitkilerin kullanımından önce, özellikle adı geçen bitkilere alerjiniz olup olmadığını doktorunuza kontrol ettirdikten sonra kullanmanız tavsiye olunur. Yaşama sağlıklı, afiyet içinde, yararlı yaşamanız dileklerimizle…

—–


—–

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir