Sarı Renk Göz Sağlığına Şifadır 1

Kromoterapi Sarı Renk Göz Sağlığına Şifadır 1
Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk enerjik olduğu bölge, güneş sinirağı adını verdiğimiz “üçüncü şakradır”. Bu rengin enerjisi, kişinin zihinsel faaliyetlerini her yönüyle harekete geçirir. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk Ayrıca, moral çöküntüsünü ortadan kaldırabileceği gibi, kişiye yeni bir yaşama sevinci ve gücü aşılayabilir. Sarının yardımıyla insandaki iyimserlik ve kendine itimat duyguları artar. Karaciğer, mide, bağırsak, sinir zayıflığı (nevrasteni), deri ile ilgili sorunlar, ve şeker hastalığı durumlarında sarı ışın kullanımı faydalı olabilir. Kısaca sarı renk ve onun altın sarısı tonları, hem hayati vücut fonksiyonları, hemde zihin üzerinde olumlu etkiler yaratır. Sarının en enerjik olduğu bölge, güneş sinirağı adını verdiğimiz “üçüncü şakradır”. Eğer bu renkle uyum halinde bulunan chakra düzensiz çalışıyorsa bu şahıslarda bencillik duygusu artar. Sahtekarca davranışlar farkedilmeye başlar. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk Sarı Safir, Kaplan Gözü, Sarı Kuvars, Topaz Sarı taşlardan gelen enerji sinir sistemini yönetir; yorgunluk ve sinir bozukluğun üstesinden gelmeye yardımcı olur. in uykusuzluk ve sarsıntıya iyi gelir.Demir bakımından zengin olan kaplan gözü migrenin yanı sıra cilt ve kan problemlerine yardımcı olur. Sarı taşlar sinir sistemini temizler, neşelenmenizi sağlar, başarı ve para getirir. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk Güneyin rengi; ayni zamanda umudun, ilginin, iyimserligin ve evrensel askin rengidir. Sariyi sevenler genellikle herkesle konusan, genis bir kültür hazinesine sahip sosyal tiplerdir. Elbiselerinde bu rengi öncelik edenler, iyimser ve neseli kisilerdir. Bu renk, entelektüel kişiliğe sahip insanların rengidir. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk Dikkat çekici bir renktir. Sarının zihni uyarıcı ve iştahı artırıcı özelliği vardır. Aynı zamanda geçiciliği temsil eder. Ticarî taksiler, geçici olması ve dikkat çekmesi açısından sarıyla boyanmıştır. Trafikte kırmızı ile yeşil arasında sarı yanar. Ateş, sarıdır ve geçicidir. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk ve HASTALIĞI ÖNLEMEDE YARDIMCI A, C, E vitaminleri, lutein ve zeukszantin gibi güçlü antioksidanların tüm göz sağlığı için büyük önem taşıdığını belirten Dr. Cüneyt Karaarslan, bu vitamin ve minerallerin yeterli tüketildiğinde, gece körlüğü ve katarakt gibi birçok hastalığın önlenmesinde yardımcı olduğunu kaydetti.Son yıllarda lutein ve zeaksanthin’in yaşa bağlı göz hastalıklarının gelişmesindeki koruyucu rolü üzerine yapılan bilimsel çalışmalara dikkat çeken Dr. Cüneyt Karaarslan, “Bu iki bileşiğin göz dokusunda yer alan karotenoitler olması ve antioksidan etkileri göz sağlığı açısından önemini arttırıyor” dedi.
HANGİ BESİNLER NEYE FAYDALI? Aldığımız besinlerin, göz kapağından retinaya kadar birçok yararı olabileceğini vurgulayan Dr. Karaarslan, meyve ve sebzelerin göz sağlığı üzerine olan etkilerini de şöyle açıkladı: “Kayısı, havuç, mango, şeftali, yumurta ve ciğer, göz yüzeyinin nemli kalmasını sağlayarak, gözü; göze giren yabancı maddelerden arındırıyor. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk Göz kapaklarını besleyerek, göz kızarıklığını ve iltihaplanma riskini azaltıyor, güneş ışınlarına karşı korunma sağlıyor. Kiraz, üzüm, çilek, yeşil çay uzun çalışma saatleri nedeniyle oluşan gözlerdeki gerginliği azaltıyor. Gözdeki kan damarlarını besleyerek, gözlerin canlı ve parlak olmasını sağlıyor. İleride katarakt olma riski de, yine bu meyveleri tüketerek azaltılabiliyor. Sarı dolmalık biber, muz, mandalina, portakal ve üzüm, içeriklerindeki lutein ve zeuksanthin aracılığı ile retinayı koruyor. Aynı zamanda göz etrafında oluşan ince çizgileri azaltıyor. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk ve Ayçiçeği, susam, avokado, fındık ve badem, göz kapaklarını besleyerek, gözlerin şiş veya kırmızı görünmesini engelliyor. Gözlere kan oturmasını önlemesinin yanı sıra, göz ağrılarını azaltıyor. Özellikle içeriğindeki E vitamini makuler dejenerasyonu önlüyor. Sarımsak, pırasa, çilek, yeşil çay, gözün bağışıklık sistemini kuvvetlendiriyor. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk Gözde arpacık çıkma riskini azaltırken göz ağrısına, sulanmasına ve kızarmasına engel oluyor. Kepekli makarna, tam buğday ekmeği, gözdeki damarları koruyor. Ayrıca vücudun stresle daha kolay baş etmesine yardımcı olarak, göz etrafında oluşabilecek çizgileri azaltıyor. Papatya çayı, süt, yoğurt, muz, göz etrafında oluşan halkalara ve göz torbalarına iyi geliyor. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk ve Göz ağrılarını, kızarıklıklarını ve çizgilerin oluşumunu azaltıyor. Havuç, şeftali gibi besinlerde bulunan beta karoten geceleyin daha iyi görmeyi sağlıyor.” Göz sağlığı bütün hayat kalitesini etkileyen ve son derece önemli bir durum. Ama gözlerimizle ilgili ne kadar bilgiye sahibiz? Göz sağlığımız için nelere dikkat ediyoruz? Geleceği etkileyebilen göz hastalıklarında tedaviye erken başlanılması gerekiyor. Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tuğrul Altan dünyaya daha güzel gözlerle bakmanın püf noktalarını anlattı. “Ben uzağı da, yakını da iyi görüyorum’’ diyerek muayeneden kaçmayın. Her zaman daha iyisi mümkün. Düşük dereceli kırma kusurları belirgin görme azlığı yapmasa da gözde çabuk yorulmaya neden olur. Daha iyi görmek için gözler kısıldığında oluşan kazayağı kırışıklıklar da cabası. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk Gözlerinizi yoğun ışıktan koruyun. İster güzel bir plajın kumlarında, ister heyecanlı bir kayak tatilinde ya da biraz sonra yiyeceğiniz lezzetli eti hayal ederek yaktığınız mangalın başında olun mutlaka uygun güneş gözlükleriyle aşırı UV ve kızılötesi ışınlardan korunun. Ailesinde göz tansiyonu veya sarı nokta hastalığı olanlar 40 yaşından sonra yıllık düzenli kontrole gitmeli. Sadece kaşımız gözümüzün rengi değil, hastalıklarımız da genetik mirasın bir ürünüdür. “Aman da ne güzel iri iri gözleri var şu bebeğin” derken dikkatli olun. Yenidoğan ve bebeklik döneminde normalden büyük gözler doğumsal göz tansiyonu yüksekliğinin belirtisi olabilir. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk Ne kadar erken yaşta muayene olursanız, o kadar iyi. Göz bozuklukları erken çocukluk döneminde saptanıp düzeltilirse ileride kalıcı görme bozukluğu olma olasılığı azalır. 7 yaşından sonra çok geç kalınmış olabilir. Çocuklar, gençler ister inanın ister inanmayın bundan 15 yıl önce tabletler yoktu. Uzun süre yakına odaklanmanın miyopi riskini artırdığını unutmayın. Her yaşın ayrı bir güzelliği var. Yaşınız 45’i geçti ama gönlünüz hala 18. Önünüzdeki kağıtları giderek daha uzaktan okuyorsunuz, az ışıkta hiç okuyamıyorsunuz ‘Benim yakınla ilgili hiçbir sorunum yok’ diyerek gözlerinize eziyet etmeyin. “Bunun için göz egzersizleri varmış”, “Yakın gözlüğünü ne kadar geç kullanırsam o kadar iyi” gibi kaçamak yolların okuma zevkinizi elinizden almasına izin vermeyin. Yakın gözlüğü kullanın. Unutmayın yaşlanmadınız, sadece biraz daha olgunlaştınız. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk ve Gözünüz narindir, gereksiz risk almayın, önlem alın! Kendinizi ve çocuklarınızı yaralanmalara karşı koruyun. İşte, evde, okulda veya eğlenceli bir aktivitede; önce gözleriniz. Gözlerinizi kurutmayın. Kuru göz artık yalnızca orta yaşlı insanların şikayeti değil. Klimalar ve aşırı bilgisayar kullanımı gençlerde de kuruluğa neden olabiliyor. Her katarakt hemen ameliyat gerektirmez ama kataraktın yaşam kalitesini azalttığı, kaza risklerini ve depresyona eğilimi artırdığı bir gerçek. Gerektiğinde ameliyattan kaçmayın. Efsanelere kulaklarınızı tıkayın. Katarakt ameliyatı yaşlılık döneminizin en iyi yatırımı olabilir. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk ve Diyabet ve hipertansiyon sizi kör edebilir Halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen diyabet, gözlerde önemli ve kalıcı hasara neden olabiliyor. Uzman göz doktoru, göz dibi muayenesi ile hastasına diyabet teşhisi koyabiliyor ve tedaviye yönlendirebiliyor. Çift ve tek görme de diyabet ve hipertansiyona işaret eden belirtiler. Bu hastalıklara bağlı olarak meydana gelen küçük damar tıkanmaları, çift görmeye neden olabiliyor. Kişi, iki gözü açıkken çift, tek gözü kapalıyken tek görüyorsa; hipertansiyon veya diyabet olma olasılığı artıyor. Tiroid hastalıkları da çift görmeye ve gözün ileri doğru itilmesine neden olan önemli hastalıklardan biri. Auralı migren ataklarına dikkat! Auralı migren, geçici görme bozuklukları, cisimlerin etrafında kırılmalar, gözde ışık saçılmaları, yansımalar, kırık ve dalgalı görmeler, görme alanında kayıplar, görme alanındaki kör noktanın büyümesi ve hareketlenmesi gibi belirtilerle kendini gösterir. Geçici görme kaybına neden olan bu hastalık, ataklarla seyreder. Ender durumlarda retina tabakasında hasara neden olarak, kalıcı görme kaybına neden olabilir. Bu nedenle belirtiler hafife alınmamalı, mutlaka göz doktoruna başvurulmalıdır. Kanserin habercisi olabilecek beyin ve göz tümörü, henüz belirti yokken dahi göz doktorunca teşhis edilebilir Beyin ve göz tümörleri, göz bebeğinde şekil bozukluklarına, göz kapağında düşmelere, aniden oluşan ağrılı görme kaybına, göz ve çevresinde ağrıya neden olabilir. Kanserin habercisi olabilecek beyin tümörü, hastada henüz bu şikayetlerin hiçbiri yokken dahi göz doktoru tarafından teşhis edilebilir. Ölümcül olabilecek hastalıklarda erken teşhis hayati önem taşır. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renktir.
Uykudayken göz kapaklarınız kapanmıyor mu? Myastenia Gravis adı olarak bilinen ağır kas zaafı da ilk belirtilerini göz ve göz kapakları üzerinde gösterir. Kasların tutulumuyla birlikte göz kapaklarında oluşan düşüklük çift görmeye neden olabilir. Özellikle akşam saatlerine doğru kas zafiyetinin artış göstermesiyle birlikte göz kapaklarındaki düşüklük giderek artar. Yüz kasları da zayıf olduğundan uykuda göz kapakları kapanmayabilir. Gözlerde sarı renk, karaciğer rahatsızlığının veya kolestrol yüksekliğinin belirtisi olabilir. Karaciğer hastalarında da ilk belirtiler gözde ortaya çıkar. Gözün dış tarafındaki şeffaf kısmında ancak göz doktorunun anlayabileceği sarı bir halka ve birikimler oluşur. Hatta, kimi zaman kolesterolü yüksek olan kişilerin göz kapaklarında oluşan sarı birikimler de dışarıdan da görülecek duruma gelir. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk ve Gözün üst ve alt kapağında sarı plakalar, hatta çıkıntılar oluşabilir. Gözlerinizin sabahları şiş olması gizli kalp hastalığının habercisi olabilir. Kalp hastalığının ilk belirtisi gözlerdeki sabah şişkinliği olabilir. Uykudayken baş kalp hizasına gelir ve ödem en fazla göz kapaklarında birikir. Bu tip hastalıklarda kişi sabahları gözleri şiş olarak uyanır. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk Gün yarılandığında gözlerdeki şişlikler azalır, ancak bu tip şikayetler kişide gizli kalp hastalığının habercisi olabilir. İlerleyen yaşla birlikte göz ve görme sağlığında herhangi bir problem yaşanmaması için hayat boyu düzenli aralıklarla göz muayenesi yaptırılmalıdır. Sağlıklı kişiler en az iki yılda bir göz muayenesi olmalıdırlar. Göz hastalığı olanlar, gözü etkileyen sistemik hastalığı olanlar, yakınlarında bazı göz hastalıkları bulunanlar, 40 yaşın üzerinde olanlar daha sık göz muayenesi yaptırmalıdır. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabet, vücudunuzunda pankreas adlı salgı bezinin yeterli miktarda insülin hormonu üretmemesi ya da ürettiği insulin hormonunun etkili bir şekilde kullanılamaması durumun da gelişen ve ömür boyu süren bir hastalıktır. Sonuç olarak kişi, yediği besinlerden kana geçen şekeri yani glukozu kullanamaz ve kan şekeri yükselir (hiperglisemi). Yediğimiz besinlerin özellikle karbonhidrat içeren besinlerin çoğu vücutta enerji için kullanılmak üzere glukoza dönüştürülür. Midenin arka yüzeyinde yerleşik bir organ olan pankreas, kaslarımızın ve diğer dokuların kandan glukozu alıp enerji olarak kullanmalarını sağlayan “insülin” adı verilen bir hormon üretir. Besinlerle kana geçen glukoz, insülin hormonu aracılığı ile hücrelere girer. Hücreler glukozu yakıt olarak kullanır . Eğer glukoz miktarı vücudun yakıt ihtiyacından fazla ise karaçiğerde (şeker deposu=glikojen), yağ dokusunda depolanır.Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabeti olmayan bir birey kan şekeri düzeyi açlık halinde 120 mg/dl, tokluk halinde (yemeğe başladıktan iki saat sonra) 140 mg/dl’nin üstüne çıkmaz. Açlıkta veya toklukta ölçülen kan şekeri düzeyinin bu değerlerin üstünde olması Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabetin varlığını gösterir. Bir kişinin Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabetli olup olmadığı Açlık Kan Şekeri (AKŞ) ölçümü veya Oral Glikoz Tolerans Testi (OGTT) yapılarak saptanır. AKŞ ölçümü 100-125 mg/dl olması gizli şeker (pre-Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabet) sinyalidir. AKŞ ölçüm sonucunun 126 mg/dl veya daha fazla olması diyabetin varlığını gösterir.OGTT’de glikozdan zengin sıvı aldıktan 2 saat sonraki kan şekeri değeri önemlidir. İkinci saat kan şekeri ölçümü 140-199 mg/dl ise gizli şeker, 200 mg/dl veya daha yüksek ise diyabet tanısı konulur.Doktorunuz sizden bazı testler istedikten sonra test sonuçlarına göre ‘Sizin gizli şekeriniz var’ dediğinde siz ‘şimdi ben şeker hastası mıyım?’ sorusunu sormuş ve endişelenmiş olabilirsiniz. Gizli şeker diğer adı ile pre-diabet konusunda aşağıda verilen bilgileri okuyunuz.Gizli Şeker (Pre-diyabet) Nedir? Eğer bir kişinin kan şekeri düzeyi normalden yüksek olmasına karşın diyabet tanısı koymaya yeterli yükseklikte değilse bu durumda kişi pre-diabetik (gizli şeker hastası) olarak tanımlanır.Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabet Önleme Programına katılan pre-diyabetiklerin %11’inde diyabet gelişmiştir. Bazı çalışmalar pre-diyabetik çoğu kişide 10 yıl içinde Tip 2 diyabet geliştiğini saptamıştır. Yani Pre-diyabet Tip 2 diyabete adaylık durumudur. Pre-diyabetli bireylerde kardiyovasküler hastalık riski kan şekeri normal olan bireylere kıyasla 1.5 kat daha fazladır. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabetli bireylerde ise 2-4 kat fazladır. Pre-diyabetli bireyler yaşam tarzı değişiklikleri sayesinde prediyabetli olmayı önleyebilir ve geçiktirebilir.Pre-diyabet, Bozulmuş Glikoz Toleransı veya Bozulmuş Açlık Glikozu Aynı Anlamda mıdır? Evet. Doktorlar bazen yükselmiş kan şekeri düzeylerini ifade eden bu durumları kullanılan teste bağlı olarak bozulmuş glikoz toleransı veya bozulmuş açlık glikozu olarak tanımlarlar. Pre-diyabetli Olup Olmadığım Hangi Testler ile Belirlenir? Doktorlar pre-diyabeti belirlemek için açlık kan şekeri veya oral glikoz tolerans testi (OGTT) kullanabilirler. Her iki test içinde bir gece boyu süren açlık gereklidir. Açlık kan şekeri için kahvaltı yapmadan önce kan şekeri ölçülür. OGTT’de ise açlık ve glikozdan zengin içeçek içildikten sonra 2. saatte tekrar şeker ölçümü yapılır. Açlık Kan Şekeri Testi, Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabet veya Pre-diyabeti Nasıl Belirler? Normalde açlık kan şekeri 100 mg/dl’nin altındadır. Eğer kişide pre-diyabet varsa açlık kan şekeri 100-125 mg/dl arasındadır. Eğer kan şekeri 126 mg/dl veya daha yüksekse birey diyabetlidir.OGTT ile diyabet veya Pre-diyabet Nasıl Saptanır? OGTT’de, bireyin kan şekeri açlıktan sonra ve glikozdan zengin içecek içildikten 2 saat sonra ölçülür. Normal kan şekeri 2. saatte 140 mg/dl’nin altındadır. 2.saat kan şekeri 140-199 mg/dl arasında ise pre-diyabet, 2. saat kan şekeri 200 mg/dl’nin üstünde ise diyabet tanısı konulur. Açlık Kan Şekeri Testi veya OGTT, Hangi Test Pre-diyabetin saptanması için Daha Uygundur? Her iki test de pre-diyabetin saptanması için uygun testlerdir. Pre-diabetim Varsa Bunu Mutlaka Bilmem Gerekir mi? Eğer pre-diyabetiniz olduğunu bilirseniz Tip 2 diyabetli olmanızı önleyecek önlemleri zamanında alma şansınız olur. Çalışmalar ağırlık kaybını sağlayan ve fiziksel aktiviteyi artıran diğer bir ifade ile gerekli yaşam tarzı değişikliklerini yapan pre-diyabetli bireylerin, %58 oranında Tip 2 diyabetli olmayı önleyebildiğini veya geciktirebildiğini göstermiştir. Pre-diyabet Tedavisi Nasıl Yapılır? Bireysel bir beslenme tedavisi ve haftanın 5 günü günde 30 dakika düzenli yürüyüş şeklinde yapılan egzersiz programı sonucunda, vücut ağırlığının ılımlı olarak azalması (% 5-10) ile pre-diabetten diyabete geçiş önlenebilmekte veya geçiktirilebilmektedir. Eğer pre-diabetiniz var ise pre-diyabeti olmayanlara kıyasla kalp hastalığı veya inme riskiniz %50 artmıştır. Bu nedenle kardiyovasküler hastalıklarla ilişkili risk faktörlerini (sigara içmek, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol gibi) bilmeniz gerekmektedir. Eğer risk faktörlerinden birine veya birkaçına sahipseniz bu faktörlerin tedavi edilmesi de son derece önemlidir. Kimlerin Pre-diabet Tanısı için Test Yaptırması Gereklidir? Şişman ve 45 yaşın üstünde iseniz pre-diabetli olup olmadığınızı öğrenmek için test yaptırmanız gereklidir. Eğer vücut ağırlığınız normal ise ve 45 yaş civarında iseniz testi yaptırmanın sizin için uygunluğunu doktorunuza danışınız. 45 yaşından genç erişkinlerdeve şişman bireylerde Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabet ve pre-diyabet yönünden risk faktörlerinin varlığı araştırılır. Bu risk faktörleri: yüksek tansiyon, düşük HDL-kolesterol düzeyi, yüksek trigliserid düzeyi, ailede Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabet varlığı, gestasyonel diyabet, 4,5 kg üzerinde bebek doğumu öyküsü olmasıdır.
Ne Sıklıkla Testi Yaptırmam Gerekir? Pre-diyabet saptanmamış olmasına karşın risk faktörlerine sahipseniz her 3 yılda bir test yaptırmalısınız. Eğer pre-diyabet varsa Tip 2 diyabetin tespiti için her 1-2 yılda bir test yaptırmanız gerekir. Sizde veya çocuğunuzda veya bir yakınınızda tip 1 diyabet var ise endişelenmeyin. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabet ciddi bir hastalıktır, ancak uygun beslenme tedavisi, medikal tedavi, düzenli egzersiz ve Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabet eğitim ile sağlıklı, uzun bir yaşam sürebilirsiniz.
Tip 1 Diyabet Nedir? Vücudumuzun enerji ihtiyacı, yiyeceklerimizdeki temel besin öğeleri karbonhidrat, protein ve yağlardan sağlanır. Emilebilmek için en küçük parçalarına ayrılan besin öğelerinin en önemlisi “glukoz” adı verilen basit şekerlerdir. Glukoz başta beyin olmak üzere vücudun tüm organlarının önemli bir besin kaynağıdır. Hücreler ihtiyacı olan glikozu, midenin arkasında bulunan pankreas bezinin salgıladığı bir hormon yardımıyla kullanır. İnsülin olarak bilinen bu hormon vücutta yapılamaz ise alınan gıdalar enerji olarak kullanılamayacaktır.
İnsülin hormonlarının eksikliği sonucu ortaya çıkan Tip 1 diyabet, sıklıkla çocukluk ve gençlik yaşlarında ortaya çıktığı için “Juvenil diyabet” adını da alır.
Tip 1 diyabet, pankreasta bulunan ve insülin üreten beta hücrelerinin otoimmün bir süreç sonunda zedelenmesi ile meydana gelmektedir. Hastalar, mutlak veya göreceli bir insülin yetersizliği olduğundan ömür boyu insülin hormonunu dışardan (enjeksiyon yoluyla) almak zorundandırlar. Bu nedenle Tip 1 diyabet, İnsüline Bağımlı Diyabet (Insulin Dependent Diabetes Mellitus=IDDM) olarak da isimlendirilmektedir. Genel olarak toplumdaki diyabet vakalarının %10’unu Tip 1 diyabet vakaları oluştumaktadır. Çocukluk çağında Tip 1 diyabet sıklığı ülkeler (bölgeler) arasında farklılık göstermekte ve her yıl 15 yaş altındaki 100.000 çocuktan 1-42’sinde diyabet gelişmektedir. Tip 1 diyabet genel olarak kuzey ülkelerinde daha sık görülmektedir.
Tip 1 Diyabet Neden Olur? Sağlıklı bireylerde vücudu dışarıdan gelen yabancı etkenlere karşı korumakta görevli bir bağışıklık sistemi bulunur. Bu sistemin virüs, aşılanma, ilaç, fizik veya psişik stres gibi herhangi bir nedenle normalden sapması sonucu kendi hücrelerini yabancı olarak algılaması, onlara saldırması ve tahrip etmesiyle meydana gelen hastalıklara “otoimmün hastalıklar” denir. Tip 1 diyabet de otoimmün hastalıklar grubuna dahildir. Bilinmeyen bir nedenle harekete geçen bağışıklık sistemi, insülin yapımını üstlenen pankreas beta hücrelini tahrip etmektedir. Bu tahribat %80’in üzerine ulaştığında hastalık belirtileri ortaya çıkar.
Tip 1 Diyabet için Kimler Daha Yüksek Risk Taşır? Tip 1 diyabet gelişme riski; Anne, baba kardeş gibi birinci derecede yakın akrabalarında Tip 1 diyabet olanlarda,
Çok sayıda Tip 2 diyabetli yakını olanlarda, Gebelik sırasında diyabet ortaya çıkan kadınlarda daha yüksektir. Kan Şekeri Sürekli Yüksek Seyrederse Hangi Belirtiler Olur? Çok idrar yapmak, Sık idrara çıkmak Vücutta insülin yapılamadığı zaman, insülin hormonunun normalde sorumlu olduğu işlevler yapılamaz, yani glikoz hücreler tarafından enerji olarak kullanılamaz ve kanda birikir. Belli bir düzeyden sonra da böbreklerden idrar yolu ile şeker atılmaya başlar. İdrarla atılan şeker beraberinde suyu da sürükleyeceğinden kişi çok idrar çıkarmaya ve sık idrara çıkmaya başlar. Çok su içmek İdrarla aşırı su kaybedilince aşırı su içme ihtiyacı duyulur. Zayıflamak Öte yandan alınan gıdalardan yararlanamayan vücut hücreleri enerji kaynağı olarak depolardaki yağları yakıt olarak kullanmaya başlar ve kişi zayıflar. Bu belirtilerin ortaya çıkması için gereken süre, pankreas bezinin beta hücrelerindeki tahribatın miktarına ve yakım hızına bağlıdır. Tahribat haftalar, aylar, hatta yıllar boyunca sürebilir. Tahribatın hızlı ve kısa sürede tamamlandığı durumda vücut enerji ihtiyacı için kendi proteinlerini ve yağlarını kullanmak zorunda kalır. Özellikle yağların aşırı yıkımıyla oluşan, keton cisimleri adı verilen son ürünler vücut için zararlı atıklardır, vücutta birikerek ketoasidoz denilen acil tabloyu meydana getirirler. Ketoasidozun belirtileri ise, karın ağrısı, hızlı solunum, aşırı halsizlik ve yorgunluktur. Böyle bir durumda derhal acil olarak hastaneye başvurmak gerekir.
Tip 1 Diyabette Tedavi Nasıl Olmalıdır? Tip 1 diyabetin tedavisinde değişmez kural insülin enjeksiyonudur. Bu tip şeker hastalığında insülin kullanmak bir zorunluluktur ve hayat kurtarıcıdır. Tedavinin diğer temel taşları ise sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve eğitimdir. İdeal kan şekeri düzeyinin sağlanması için gün boyu belirgin özen ve günlük bakım gerekir. Kişinin kendini iyi hissetmesi ve sağlıklı yaşam sürdürmesi için gereken bakımı hayat biçimi haline getirilmelidir.
Beslenme Tedavisinde Nelere Dikkat Edilmelidir? Diyabette, beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesinin amacı diyabetli bireyin hayatı boyunca uygulayabileceği en ideal beslenme programını oluşturarak Kan şekerini normal sınırlar içinde tutmak, Hiperglisemi (kan şekeri yüksekliği) ve hipoglisemi (kan şekeri düşüklüğü) gibi akut komplikasyonları önlemek, İdeal vücut ağırlığını sağlamak ve korumaktır. Yukarıda amaçlara ulaşabilmek için Tip 1 diyabetli bireye; Bireysel özelliklerine, günlük yaşam planına, beslenme alışkanlıklarına ve insulin tedavi şemasına uygun yeterli miktarda ve uygun zamanda yemek yemesi, Kan şekeri kontrolü için gereksinimine uygun miktarlarda karbonhidrat içeren besinleri tüketmesi, Besin tüketiminde çeşitliliği sağlaması, Besinlerle alınan posa miktarını arttırması, Basit şekerleri (toz ve kesme şeker, bal, tatlı, meyve suyu v.s.) diyetisyen kontrolünde tüketmesi önerilir. Egzersizde Dikkat Edilecek Hususlar Nelerdir? Diyabet tedavisinde kişiye uygun olan egzersiz tipi ve programı uygulanmalıdır. Egzersize başlarken süre kısa tutulmalı (günde 5-10 dakikayla başlanmalı) ve giderek arttırılmalıdır. Egzersiz her gün düzenli olarak yapılmalı, egzersiz sırasında pamuklu çoraplar tercih edilmelidir.Egzersiz esnasında aktif olarak çalışacak kasların olduğu bölgelere insülin yapılmamalı, aç karnına egzersize başlanmamalıdır. Egzersiz sırasında meydana gelebilecek kan şekeri düşmelerine karşı dikkatli olunmalı ve kan şekeri ölçülmelidir. Egzersiz sırasında oluşabilecek hipoglisemi riskine karşın mutlaka basit şeker içeren besinler; (Kesme şeker, şeker tableti veya meyve suyu v.s.) bulundurmaya dikkat edilmelidir. Başarılı Bir Diyabet Tedasini için Kimlerden Profesyonel Yardım Almalısınız?
Tip 1 diyabet vücutta damarın olduğu her organı etkileyen ve ömür boyu süren bir hastalık olduğu için, Tip 1 diyabetli bireylerde iyi bir bakım sağlanmasının ön şartı bir ekip gerekliliğidir. Günlük özen ve bakımı öğretmek için pek çok kişi, diyabetlinin yardımcısıdır. Yardımcıların başında da bu konuda uzmanlaşmış hekimler gelir. Hekim diyabetli bireye özgü bir medikal tedavi programı uygular. Beslenme uzmanı tedavinin temel taşı olan sağlıklı beslenme planının düzenlenmesi, sağlıklı beslenme alışkanlıklarının kazanılması için yardımını isteyeceğiniz kişidir. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabet hemşireniz insülin uygulama tekniği, kan şekeri ölçüm yöntemi, hipoglisemi, ayak bakımı ve benzeri konularda size yardımcı olacaktır. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabet eğitimcisi ise diyabetli kişilere diyabet konusunda eğitim veren sağlık çalışanlarıdır. Hemşire, beslenme uzmanı ya da pratisyen hekim diyabet eğitimcisi olabilir. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabet eğitimcileri özel durumlarda hastalık hallerinde ya da kan şekeri düştüğünde neler yapılması gerektiği konusunda eğitim verirler. Ayrıca kronik hastalıklarda eğitim veren bazı gönüllü kuruluşlar, dernek ve vakıflar da diyabetlilere yol gösteren diğer yardımcılardır (Diyabet Okulları).
İnsülin Tedavisi Nasıl Yapılır? İnsülin protein yapısında bir hormon olduğundan midede sindirilir. Bu nedenle ağız youyla hap şeklinde kullanılamaz; sadece enjeksiyon tarzında kullanılabilir. Günümüzde insan insüline benzer yapıda, saflaştırılmış preparatlar kullanılmaktadır. Günlük insülin ihtiyacı hastanın, boy ağırlık, yaş, gıda tüketimi ve aktivite düzeyine göre değişir. Ayrıca araya giren başka bir hastalık, stres ya da ilaçlar insülin dozunu etkileyebilir. İnsülinin saklama koşulları +4 derece/+8 derecedir. Teknolojik gelişmeler ve yapılan araştırmalar sonucunda insülinin klasik enjektörlerin yanısıra kalem enjektörler ve insülin pompası ile de yapılabilmesi sağlanmıştır.
Evde Kan Şekeri Takibi Nasıl Yapılmalıdır? Haftanın belirli günlerinde kan şekerinizi ölçmeniz doktorunuza kan şekeri düzeninizin iyi gidip gitmediği ve insulin dozlarında yapılması gerekli değişiklilkler hakkında bilgi verir. Ölçümler diyetisyeninizin beslenme tedavisini ayarlaması ve yediğiniz besinlerin kan şekerinize etkisi konusunda size bilgi vermesi açısından da önem taşır. Tip 1 diyabetlilerin kahvaltı, öğlen ve akşam yemeği ile gece öğününden önce olmak üzere günde dört kez veya farklı günlerde farklı öğünlerde öğün öncesi ve öğünden iki saat sonra glukometre (kan şekeri ölçüm cihazı) ile kan şekeri ölçümü yapması gerekir. Bu ölçümün haftada kaç kez yapılması gerektiği doktorunuz/diyetisyeniniz tarafından belirlenir. Hastalığınıza ve yaşam şartlarımıza en uygun kan şekeri ölçüm programının hazırlanmasında sağlık ekibinizden yardım alabilirsiniz.
Tip 1 Diyabette Acil Sorunlar Nelerdir? Tip 1 diyabetli kişi bilimsel ve sağlıklı bir beslenme programı uygulayarak, düzenli egzersiz yaparak ve uygun insülin tedavisi ile sorunsuz bir yaşam sürdürebilir. Ancak insülini uygun teknikle, yeterli dozda ve zamanında yapmayan, beslenme tedavisine uyum sağlayamayan ve aşırı karbonhidrat tüketen ya da egzersiz yapmayı aksatan diyabetlilerde kan şekeri yükselebilir (hiperglisemi). Bunun aksine insülini aşırı dozda kullanan ya da önerilen besinleri özellikle de karbonhidrat içeren besinleri zamanında ve yeterince tüketmeyen, alkol kullanan veya aşırı egzersiz yapan diyabetlilerde kan şekeri aniden ve hızla düşebilir (hipoglisemi).
Kan Şekeri Düştüğünde Neler Yapılmalıdır? Kan şekerinin düşmesi de yükselmesi gibi acil müdahale gerektiren önemli bir durumdur. Bu nedenle diyabetli kişi bir kolye, bilezik ya da saat kayışında diyabet kimliği taşımalıdır. Kromoterapi göz sağlığı şifa Sarı renk için insan sağlığından Diyabetli kişinin bir öğün ya da ara öğün geciktirmesi ya da her zamankinden fazla hareket yaparak fazla enerji harcaması sonucunda oluşabilecek hipoglisemi durumunda diyabetli bireyde terleme, titreme, renk solukluğu, sinirlik, huzursuzluk fark edilir. Gerekli önlemler alınmazsa uyum güçlüğü sonra da şuur kaybı oluşabilir.

İndeks: renk,  kromoterapi, ekonomik, Sarı renk, alternatif tedavi, enerjist masör, masör, Emre Karakaya, heart therapy, chromotherapy,  +90 534 519 9001, Bursa,

.

Ashiatsu Terapisi Ağrıları Hafifletir.

Kızılcık Sağlıklı Cinsel Yaşam Sağlar.

Güzelliğin Sırrı Kara Üzümdedir.

.

—–

loading…

—–




—-
.

Bilgi kaynaklarımız:
www.enerjistmasor.com

www.bitkiveinsan.com

www.faydaliyasam.com

www.google.com

UYARI:
Sitemizde hastalikları teşhis tedavi etmek ile ilgili 1219 sayılı Tababet Kanunu’na göre sadece doktorların görevi olduğu bilinciyle, web sitesinde yer alan bilgiler sağlıklı ve yararlı yaşama hakkında bitkisel doğal tavsiye niteliğinde olup paylaşımlar ve konularımız tavsiye ettiğimiz ürünlerimiz ilaç değil, yaşama yararlı besin destek ürünleridir. Tedavi veya hekim tedavisi yerine geçmez. Paylaşılan metinlerde ve Kürlerin içerisinde geçen bitkilerin kullanımından önce, özellikle adı geçen bitkilere alerjiniz olup olmadığını doktorunuza kontrol ettirdikten sonra kullanmanız tavsiye olunur. Yaşama sağlıklı, afiyet içinde, yararlı yaşamanız dileklerimizle…

—–




—-


—–

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir